Elektronik ürün satış ve servis sağlayıcılarını içeren bu rapor sektörel bazda hazırlanmıştır. Tüm teknolojilerin ortak paydası olan elektronik hayatın vaz geçilmez bir unsuru olmasına rağmen giyim ve temel ihtiyaçlar sektöründen daha geride kalmıştır. Bunun ana sebeplerinden bir tanesi Türkiye genelinde var olan piyasa koşullarının zorlaşması ve daralma gösteren pazar payı olarak adlandırılabilir.
Sektörümüzde orta ve ara toptancılar ve konsept bayilik anlayışı ortadan kalkmış, internet satıcılığı ve haksız rekabet ortamı maalesef esnafı yok olma noktasına getirmiştir.
2019 ikinci çeyrekte pazar payı ve gelirler ilk çeyreğe göre yüzde 40 oranında düşmüş ekonomik unsurlar ve dolardaki artış sebebi ile giderler artmıştır. Bu yıl 2018 yılının aynı dönemine alternatif iş potansiyeli yüzde 50 düşmüştür.
Şirketlerimizin sermaye ve satış marka değerleri düşmüş birçok firma üretim ve satışına ara vermiş ve bunları yeni firmalar takip etmektedir.
Son tüketicinin günlük ihtiyacı olan yüksek teknolojiler haricinde yeni ürün ve hizmet alımı yapılmamaktadır.
Son üç ayda veri merkezi işletmeciliği alanında önemli bir gelişme yaşanmamıştır. Alternatif olarak tüm dünyada kullanılan yeni teknolojiler piyasaya sürülmemiş ve bunlar için geliştirme adına adımlar atılmamaktadır.
Halen devam eden AB Gümrük Birliği sıfır vergi avantajları dahi sektörün büyümesi için adım olamamış, elektronik ürün imalat ve servis istihdam oranı Avrupa’da en düşük seviyede kalmıştır.
Yeni 4B Türksat uydusu ile pazar oluşturacağını düşündüğümüz uydu internet konusu da sektöre yansıyan bir iş konusu olamamıştır. Hizmete alındığı 2015 yılında bu yana dört bine yakın abone kapasitesi kamu için kullanılmış özel sektöre yansıyan bir pazar payı oluşamamıştır.
Bunun yanı sıra TV izleme seçeneklerinin hız değiştiği ve anten kablo gibi zorunlulukların olmadığı İnternet TV kullanım oranı her geçen gün artmaktadır.
Mevcut Set Top Box’ların gelişen teknolojiye uygun olarak değiştirilmesi ve İnternet tabanlı kullanımın desteklenmesi yeni pazarlara vesile olacaktır. Zaman içerisinde son tüketicinin mevcut izleme alışkanlıklarını kolay ve çoklu seçenek sunan İnternet TV’ye değiştirmesi olası görülmektedir.
Şifreli kanalların abonelik sistemi ile erişimi de bu yeni nesil Set Top Box’lar ile mümkün olacak ve PAY TV Platformları abonelerine daha kolay ulaşabilecekler. Sektör adına bu teknolojinin desteklenmesi yerli ve yabancı müşteri portföyü ve TV kanallarının çok daha geniş kitleye ulaşmasını sağlayacaktır.
Önümüzdeki beş yıl için TV yayınlarında ön görülen pazarda göz ardı edilmemesi gereken başlıca konular;
İzleyici tercihleri, içerik sahipliği ve zenginliği, regülasyon maliyetleri, yayın ulaşım ve idame maliyetleri, ileri teknolojinin çok amaçlı kullanımı.
İzleyicinin tercih ettiği sistemde yayın yapmak yayın kuruluşunun başlıca amacı olacaktır. İzleyici televizyonu hangi ortamda izlemek istiyor sorusu tüm dünyada netlik kazanmıştır. Anten ve kablo olmayan teknolojiler.
Mobil, yani IPTV ve OTTV, WEBTV, İnternet TV’dir. İstenildiğinde istenilen yayının izlenmesi ve kayıt edilmesine gerek duyulmadan programlara erişim sağlanmasıdır. Yayıncı kuruluş çok daha yaygın alanlara ulaşırken, reklam veren erişim sağlayacağı kitleyi bölgeyi seçebilmektedir.
Tüm dünyada yayıncı kuruluşların içerik zenginliğini akıl almaz ücretlerle ve kaliteli doldurması talebin yansımasıdır. Kanalın bölgesel, kitlesel değil global hizmet ediyor olması aranmaktadır.
Yanı zamanda da üretici satıcı tüm firmalarımızın bu planlamaya uygun olarak kendilerini hazırlamaları gerekmektedir. TUYAD FREE IPTV bunun ilk örneğidir. Bu yayın sistemi 30 ülkenin ulusal kanallarını bir çatıda toplayarak ücretsiz olarak son tüketiciye sunması ile tüketicinin FREE TV kanallarını fark etmesine vesile olacaktır.
Sadece Set Top Boxlar değil Smart TV’lerde uygulama olarak da izlenmesi sağlanacaktır. böylece daha yaygın kitleler İnternet TV izleme imkanına kavuşacaktır.
TUYAD FREE IPTV sektöre yeni bir pazar kapısı açacak imalatçıdan satıcıya ve servisçiye yeni ve sürekli gelir kaynağı oluşturacaktır.
Halen sektör büyüklüğümüz satıcı, servis ve montajcı âdetimiz 20 bin noktanın üzerindedir. Uydu ve IP alıcı satış ve servis, ihracat piyasa hacmimiz 600 milyon dolar üzerindedir.
Üye imalatçı firmalarımızın kapasiteleri yıllık 10 milyon adet/kutu olarak değerlendirmek çok normal olacaktır. Kapasitelerimizin çoğu maalesef boştur.
Devlet teşvik ve hibelerinden yararlanma oranımız %14 civarındadır. Bu oranın başlıca sebebi konu hakkında yeterli bilincin olmaması ve danışmana müracaat edilmemesi gösterilebilir. Özellikle AR-GE çalışmalarında desteğe ihtiyaç duyulmaktadır. Yetişmiş eleman sorunu vardır. Firmalar elemanlarını kendileri yetiştirmek durumundadır.
Uluslararası pazarda yerimiz var ancak hedef pazarlara yeterince ulaşamıyoruz. Bu konu tüm sektörün başlıca sorunudur. Gümrük birliği şartları her ne kadar lehimize olsa da yetişmiş pazarlamacı sorunu olduğundan hedef pazarlara ulaşmamız kolay olmamaktadır.
Avrupa başta olmak üzere, özellikle Ortadoğu ve Afrika ülkeleri hedef pazarlarımız başında gelmektedir. Amacımız AB uyum çerçevesinde fırsatların sektöre uyum sağlanması, istihdam artması buna bağlı olarak üretim ve ihracat rakamlarının artmasıdır.
Tüketici elektroniği ülkemizde bir dönem ihracat şampiyonu iken, uzun süredir elektronik sektörünün yarısını oluşturan bir alt sektör haline geldi. Ana sebebi iç piyasada haksız rekabet ve düşen fiyatlar, dış piyasada ise rekabet unsurlarının iyi anlaşılamamasıdır.
Gelişmekte olan ülkelerde elektronik ve ev elektroniği sektörleri hibe ve uzun vadeli düşük krediler ile desteklenirken ülkemizde maalesef bu destekler çok uzun ve meşakkatli, süreçler yüzünden yararlanılamıyor. Ya da yararlanan firmalar hep aynı büyük ölçekte ve bu konu hakkında departman kurmuş profesyonel firmalardır.
KOBİ’lerin ne durumda olduğu çok irdelenmemektedir. Tabii KOBİ’lerin düştüğü sıkıntılı durumlar silsile yolu ile üst segmentteki firmalara da yansıyacak ve kısa vadede herkes bu daralmadan olumsuz etkilenecektir.
Haksız rekabetin korunması ve her geçen gün sadece adet planları ile satış yapılması kaliteyi düşürecek ve son tüketiciye kadar herkesi mağdur edecektir.
Ülkemizde TV izleme alışkanlıkları dünya geneline göre yüzde 22 fazla… Ortalama Avrupa vatandaşı yılda ortalama 800 saat TV izlerken bizde bu oran bin saattin üzerindedir. Buna göre sektörel hareketliliğin devam edeceği bir gerçek ancak Türk insanı TV kullanımını uzun yıllara yayıyor halen bir milyon civarında Tüplü Televizyonun varlığı konuşuyor.
Ülkemizde halen 25 milyon hane ve bu haneler dâhil, 32 milyonu sabit olmak üzere, 38 milyon farklı noktada TV yayını izlenmektedir. TV yayın izleme tercihleri arasında UYDU, KABLO, IP ve MOBİL yayın sitemleri kullanılmaktadır. Bu tercihler yenilenen evler ve elektronik sistemler ile her geçen gün iç piyasada 300 milyon dolarlık bir işlem hacmi yaratmaktadır.
İşlem hacmi büyüklüğü kar marjının yeterli seviyede olduğu anlamına gelmemektedir.
TUYAD Derneği olarak yaptığımız sektörel mutabakat toplantılarında haksız rekabetin önlenmesi adına tüm satışı yapılan cihaz ve servis hizmetlerinin kural ve kaidelere standartlara uygunluğunun aranması ve bu konuda sektör mutabakatının imzalanmasına karar verilmiştir.
Ocak 2020 bu çalışmalar için milat kabul edilmiştir. Türksat uydularında beklenen frekans taraması öncesi uygulanacak olan sektörel mutabakat haksız rekabet unsurlarını ortadan kaldıracaktır. TUYAD olarak bu konuda çalışmalarımızı hassasiyet ile devam ettireceğiz.
Sektör tüm paydaşlarımıza haklı rekabet ortamında bol kazançlı yıllar diliyoruz. 30.09.2019
Saygılarımızla
TUYAD derneği Yönetimi adına
Başkan Hayrettin ÖZAYDIN